Nicki Lisa Cole
Apple tedarikçilerinde 14 yıl önce görülen ihlallerin aynılarının bulunması, bütün sanayideki denetim uygulamasının yararını da sorgulamayı gerektiriyor
Veriler, Apple’ın tedarikçileri, Çin yasalarını ve Apple’ın Tedarik Etik Kuralları’nı çiğneyen ihlaller konusunda etkin bir şekilde sorumlu tutmadığını tartışmasız bir biçimde gösteriyor. Bugün, Apple tedarikçilerinde 14 yıl önce görülen ihlallerin aynılarının bulunması, bütün sanayideki denetim uygulamasının yararını da sorgulamayı gerektiriyor.
Şu anda yüzbinlerce Çinli işçi, iPhone 7’nin üretim hatlarında emek harcıyor. Eylül ayında piyasaya sürülmesi planlanan bu ürünün son montajı ülke çapındaki bir dizi Foxconn ve Pegatron fabrikasında gerçekleşiyor.
Foxconn büyük ihtimalle birçok kişinin bildiği bir isim. Çünkü 2012 yılında This American Life ve The New York Times tarafından yasal ve etik emek ihlalleri ortaya çıkarıldığında uluslararası basının odak noktası olmuştu. Fakat Pegatron, Apple’ın tedarik zincirinde son dört yılda artan rolüne karşın, basının sınırlı ilgisiyle karşılaştı. Maalesef Pegatron’un Şangay fabrikasında çalışan ve yaşayan 100.000 Çinli işçinin içerisinde bulunduğu berbat koşullar acı bir şekilde oldukça benzer.
Çin Emek Gözlemi (CLW [China Labor Watch]) tarafından 24 Ağustos tarihinde yayınlanan yeni bir rapor, 2012 yılında basının ilgisini çeken aynı yasal ve etik ihlallerin Apple tedarikçisi fabrikalarda bugün de tüm şiddetiyle devam ettiğini gösteriyor. Pegatron örneğinde CLW, Adil Emek Birliği üyesi olan Apple’ın denetim yetkililerine ve kazançlı ürünlerini üretenlerin güvenliği ve itibarını güvence altına almaya kendisini adadığına ilişkin Apple’ın vaatlerine rağmen, koşulların aslında 2015’ten beri kötüleştiğini raporluyor.
Kâr amacı gütmeyen ve küresel markalar için üretim yapan Çin fabrikalarındaki emek hakları ihlallerini açığa çıkarmaya kendini adamış bir örgüt olan CLW, bu durumu işçilerin maaş makbuzlarına ve Pegatron Şangay’daki işçilerle yapılan mülakatlara dayanan bir çalışma sonucu ortaya çıkardı. Bu çalışma sonucunda işçilerin, belirlenmiş düzenli iş günlerinin oldukça ötesinde ve Çin’deki yasal sınırın üç katı olan ayda 109 saate kadar, aşırı fazla mesaiye katlanmaya zorlandığının sürdüğü gösterildi.
CLW, bakım departmanındaki işçilerin ezici çoğunluğunun Mart 2016’da 82’den daha çok fazla mesai saati kaydettiğini bulurken, hepsi bu departmana ait 382 maaş makbuzunun incelenmesi, fazla mesai için yasal sınır olan aylık 36 saati aşan fazla mesaileri ortaya çıkardı. Bu işçiler arasında, yasal olarak fazla mesai yapmasına izin verilmeyen, fakat ayda 80 saate kadar fazla mesai kaydı tutulan öğrenci “stajyerler” de vardı.
Bu uygulamalar sorulduğunda Pegatron ve Foxconn’daki yöneticiler tesislerindeki fazla mesainin isteğe bağlı olduğunu belirttiler. Ancak CLW’in araştırması Apple tarafından dayatılan yüksek üretim, fabrika tarafından dayatılan düşük temel ücret kotalarının ve sert yönetim yöntemleriyle çalışmadan muaf tutulma isteklerinin reddedilmesinin hep birlikte bu konuda işçilerin seçim hakkını ortadan kaldırdığını gösteriyor.
CLW’nin soruşturması Pegatron tarafından işçilere önerilen temel ücretin, kesintilerden sonra, aylık olarak Şangay’daki yasal asgari ücretten 117 dolar daha düşük olan yalnızca 213 dolara eşdeğer olduğunu ortaya çıkardı. Bütün fazla mesai saatlerine rağmen işçiler yine de bölgenin ortalama aylık ücretinden 300 dolar daha az kazanıyorlar.
Bu rakamsal veriler Pegatron işçileri için 2015’ten 2016’ya bir düşüşü gösteriyor. Çünkü fabrika yönetimi hükümet tarafından talep edilen asgari ücret artışını, yardım ödemelerini keserek ve işçilerin aylık kazançlarını, önceden şirket tarafından ödenen bir sosyal güvenlik yardımına katkı vermeye zorlayarak karşıladı. Böylece, her ne kadar yasal olarak 2015 yılında saat başına 1,85 dolar olan ücretler, 2016 yılında saat başına 2 dolara artmış artmış gözükse de, kesintiler sonrasında işçilerin gerçek saatlik kazancı yalnızca 1,60 dolar.
CLW tarafından belgelenen diğer yasal ve etik ihlaller günlük bir saatten fazla karşılığı ödenmeyen emek, fabrika yatakhanelerinde sıkışık ve sağlıksız yaşam koşulları ve işçilerin iş sağlığı ve güvenliğini tehlikeye atacak şekilde gerekli koruyucu ekipmanın verilmemesi şeklinde.
Ciddi emek ihlallerinin görmezden gelinmesinin 14 yıllık tarihi
Apple tedarikçilerindeki bu gibi yasal ve etik ihlaller tanıdık geliyor olmalı. Bunlar hakkındaki haberlerle burada ve başka basın kuruluşlarında karşılaştınız. Kavramakta zorlandığınız husus, ilk kez Apple’ın dikkatine sunulmalarının üzerinden tam on yıl sonra neden hâlâ devam ettikleri olabilir.
İngiltere’deki The Mail on Sunday gazetesi 18 Ağustos 2006 yılında Apple’ın iPod ürününün üretildiği Çinli fabrikalardaki koşullar hakkında sert bir rapor yayınladı. Araştırmacı gazeteciler, işçilerin Foxconn’un, daha sonraları “iPod Şehri” unvanı verilen, Şenzen’deki Longhua tesisinde 100 kişilik odalarda yaşadığını ve oldukça düşük ücretler karşılığında günde 15 saate kadar çalıştığını ortaya çıkardılar. Jiangsu vilayetindeki Suzhou’daki iPod Shuffle üretilen Asustek tesisinde de benzer koşullarla karşılaştılar. Günde 12 saate kadar çalışan işçiler ücretlerinin yarısını fabrika tarafından dayatılan barınma ve gıda maliyetlerine kaybediyorlardı.
Apple tedarik zincirlerindeki bu yasal ve etik ihlaller aslında daha da eskiye dayanıyor. Hollandalı kâr amacı gütmeyen ve küresel şirketlerin uygulamalarını araştıran SOMO grubu tarafından Eylül 2005’te yayınlanan bir raporda, Şenzen’deki Apple dizüstü tedarikçileri Quanta Şangay ve Elite Bilgisayar Sistemleri’ndeki sorunlar belgelenmişti. SOMO’nun araştırması aşırı uzun çalışma saatleri, yetersiz ücretler, işçilerin sağlık ve güvenliklerinin korunmaması, işçilerin yönetim tarafından yıldırılması ve aşağılanması ve işçilerin güvenli bir şekilde işyeri hususlarını aktarabilecekleri şikayet kanallarının eksikliğini belgelemişti.
O zamandan beri, mevcut iş vakaları verisine dayanan analizim de benzer ihlallerin (ve yaralanmalar ve sağlık sorunları, işçi tükenmişliği ve duygusal stres, sevk edilen emek kullanımı ve üçüncü taraf denetimlerine müdahale gibi başka ihlalleri de) Çin’e yayılmış Apple tedarikçilerinde yıllardır tekrarladığını ortaya koyuyor. Çin’deki Apple tedarikçilerindeki emek koşullarını belgeleyen CLW, Şirket Kötü Davranışına Karşı Öğrenciler ve Bilim İnsanları, Kamusal ve Çevresel Meseleler Enstitüsü, SOMO, İyi Elektronik ve diğer birkaç kâr amacı gütmeyen grup ve bilim insanlarının bütün bilinen raporlarını inceleyerek 36 farklı tedarikçi fabrikada 14 yıllık süreçte gerçekleşen ihlallerin bugüne kadar sürdüğünü buldum.
Yıllık tedarikçi sorumluluk raporlarında Apple, işyeri ve yatakhane koşullarını iyileştirmek için sorunlu tedarikçilerle çalıştığını ve iyileştirmekte başarısız olan tedarikçileri tedarik zincirinden çıkardığını tekrar ve tekrar iddia ediyor. Ancak, Apple’ın sözleşme yaptığı 10 şirketin sahibi olduğu 17 tedarik merkezinde yıldan yıla tekrarlayan ihlallerle karşılaşılıyor. Yakın geçmişte, tekrarlayan ihlaller 2012’den günümüze Pegatron’un sahibi olduğu tesislerin yanı sıra 2015 yılı boyunca Foxconn’un birçok tesisinde de belgelenmiş durumda.
Gerçekleştirdiğim çalışmada toplamda her yıl için herhangi bir fabrikada belgelenmiş bir yasal ve etik ihlalin olduğu 76 tekil örneği saptadım. 14 yıl süresince, en yaygın ve daimi yasal ihlal işçilerin aşırı çalışması ve işçilerin sağlık ve güvenliğinin korunmamasıydı. Her biri, bütün durumların dörtte üçünde mevcut. Ek olarak örneklerin yarısı ve daha fazlasında şu ciddi ihlallerle karşılaştım: işçilerin yıldırılması ve aşağılanmasını içeren sert yönetim taktikleri, yetersiz derecede düşük ücretler, güvensiz işyerinin bir sonucu olan işyeri yaralanmaları veya sağlık sorunları, ödenmeyen ücretler, sıklıkla duygusal stresle de birleşen şiddetli veya kronik tükenmişlik ve işçilerin çıkarlarını temsil edecek veya koruyacak bir sendika veya yapının olmaması.
Bunlara ek olarak örneklerin üçte birinden fazlasında işçilerin şikayetlerini ifade edebilecekleri bir şikayet kanalının fabrikada etkisizliğini veya eksikliğini raporladıklarını buldum. Örneklerin dörtte birinde işçiler kötü yaşam koşullarından mustaripti. Ayrıca örneklerin dörtte birinden fazlasında tedarikçiler hem fabrika hem de onları kiralayan istihdam bürosu tarafından sömürülen “sevk edilen işçiler”le, okulları ve yerel hükümetler tarafından düşük ücretlerle çalışmaya zorlanan “stajyer” öğrencilere bel bağlıyordu. Bu “stajyerler”, Çin emek yasaları öğrenci işçilerin fazla mesai yapmasını yasaklamasına rağmen ayda 80 saate kadar fazla mesai yapıyorlardı. Üçüncü taraf denetimlerine fazla mesai belgelerinde tahrif veya işçilerin denetmenlerle konuşmalarını engelleme aracılığıyla müdahale de ayrıca yaygındı. İncelediğim örneklerin %12’sinde bu durumla karşılaştım.
Bu veriler, Apple’ın tedarikçileri, Çin yasalarını ve Apple’ın Tedarik Etik Kuralları’nı çiğneyen ihlaller konusunda etkin bir şekilde sorumlu tutmadığını tartışmasız bir biçimde gösteriyor. Bugün, Apple tedarikçilerinde 14 yıl önce görülen ihlallerin aynılarının bulunması, bütün sanayideki denetim uygulamasının yararını da sorgulamayı gerektiriyor.
Üstelik, CLW’den Li Qiang, Apple’ın fabrikanın 24 saat boyunca çalışmasını gerektiren üretim kotaları dayatırken aynı zamanda da tedarikçileri çok küçük kâr paylarına sıkıştırarak sanayideki olumlu değişimi etkin bir şekilde engellediğini de ileri sürüyor. Qiang, Apple’ın akıllı telefon sektöründeki kâr öncülüğü şeklinde rolü nedeniyle, Apple’ın uygulamalarını değiştirmediği sürece ancak ufak değişimlerin mümkün olduğuna inanıyor.
Nicki Lisa Cole: Ph.D., Avusturya Graz’daki İleri Bilim, Teknoloji ve Toplum Araştırmaları Enstitüsü’nde araştırmacı. Küresel kapitalizm ve tüketimcilik konusunda uzman bir toplumbilimci olarak şu anda Apple ürünlerinin popülerliği ve gizli maliyetleri hakkında bir kitap yazıyor. Facebook ve Twitter aracılığıyla kendisini takip edebilir ve buradan yazılarına ulaşabilirsiniz. İletişim için: [email protected].
Özgün metin: http://www.truth-out.org/news/item/37363-iphone-or-iexploit-rampant-labor-violations-in-apple-s-supply-chain